İSTANBUL (AA) - Türkiye İş Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Birliği (İMDER) ile İstif Makinaları Distribütörleri ve İmalatçıları Derneği (İSDER) işbirliğiyle düzenlenen 3. Uluslararası İş ve İstif Makinaları Kongresi ve Kiralama Zirvesi başladı.
Kovid-19 salgınının ardından ilk kez sektörün küresel markalarını İstanbul'da bir araya getiren İMDER ve İSDER, Türk iş, inşaat ve istif makinaları sektörünü yeşil dönüşüme hazırlayacak ilgili mevzuatların, etkinliklerin ve müzakerelerin öncüsü olmayı sürdürüyor.
Zirvede, 40'a yakın üst düzey firma, yeni nesil makina ve ekipmanlarını sergileyecek. Sektörün uzman yöneticilerinin katılacağı oturumlarda, iş, inşaat ve istif makinaları sektörünün gelecek hedefleri değerlendirilecek. Zirveye, 55'ten fazla ülkeden 500'ün üzerinde üst düzey sektör temsilcisinin katılımı bekleniyor.
Öte yandan, zirvede, "Kiralama, paylaşım ekonomisi, üretimde lineer modelden döngüsel modele geçilmesi, sektörün gezegene duyduğu saygı, karbon ayak izinin azaltılması, tüm süreçlerin döngüsel ekonomi düzlemine taşınması ve geleceğin pazarlarında yer almak isteyen sektör profesyonellerinin dijitale duyduğu ihtiyaç" alt başlıkları ayrıntılı olarak değerlendirilecek.
- "İSDER, Türkiye ekonomisinin küreselleşmesine hizmet ediyor"
Etkinliğin açılışında konuşan İSDER Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Karataş, İSDER'in, 2006 yılında Türkiye'nin taşıma, kaldırma ve istifleme makineleri sektörünün ulusal hedef ve öncelikleri doğrultusunda hareket eden bir sivil toplum kuruluşu olarak kurulduğunu söyledi.
Kendilerine çizdikleri yolda her daim yenilikçiliği, yaratıcılığı ve rekabet edebilirliği destekleyerek ulusal ekonominin küreselleşmesine hizmet ettiklerini, ortak başarı için çalıştıklarını belirten Karataş, şöyle devam etti:
"Sektörümüzün her alanda daha etkin olmasını sağlarken, üretimden satış sonrası hizmetlere kadar sektörümüzün tüm alt maddelerinde modernizasyonu amaçlıyoruz. Sektörümüz özelinde üyelerimize rehberlik etmeyi ve desteklemeyi esas alıyor, üyelerimizin işbirliği sağladığı kurum ve kuruluşlar ile arasında köprü oluyoruz. Türkiye'den tüm dünyaya erişim sağlıyoruz. Katma değeri yüksek üretim gücümüz, yaklaşık 130 bin kişiye sağladığımız istihdamımız ve 2022'de yaklaşık 2 milyar dolar olan ciro rakamlarımızla 'Büyük Türkiye Yüzyılı' vizyonu doğrultusunda hedeflerimizi gerçekleştirmeye devam ediyoruz."
Karataş, istif makineleri sektörünün geleceğinin parolasını "sürdürülebilirlik, dijitalizasyon, elektrifikasyon ve paylaşım ekonomisi" kavramlarıyla oluşturduklarını dile getirerek, zirvede tüm kavramları beraber değerlendirerek sektörün dijital ve yeşil dönüşümünü sağlamak için bir araya geldiklerini ifade etti.
- "Tüm gücümüzle yenilenebilir enerjiye yatırım yapmamız gerektiğini düşünüyorum"
İMDER Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Akgün de dünyanın önde gelen üretim ve ihracat güçlerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Türkiye'de böylesi büyük bir etkinliği hayata geçirdikleri için gururlu olduklarını söyledi.
İMDER'in 2002'de iş ve inşaat makinaları sektörünün ihtiyacına yönelik olarak 9 firma tarafından kurulduğunu, bugün sektörün yüzde 95'inden fazlasını temsil etme kabiliyetine sahip bir yapıya kavuştuğunu belirten Akgün, "Katma değeri yüksek üretim gücümüz, yaklaşık 250 bin kişiye sağladığımız istihdamımız ve 2022'de yaklaşık 4 milyar dolar olan ciro rakamlarımızla birlikte 'Büyük Türkiye Vizyonu' doğrultusunda hedeflerimizi gerçekleştirmeye devam etmekteyiz." diye konuştu.
Dünya nüfusunda son yüzyılda yaşanan artışa dikkati çeken Akgün, kişi başına enerji tüketiminde böyle bir artışın bazı soruları ön plana çıkardığına işaret etti.
Türkiye'de enerji, kömür, doğal gaz çevrim santralleri ve yenilenebilir enerjide toplam kurulu gücün 100 bin megavat olduğu bilgisini veren Akgün, sadece Avrupa'da yüz ölçümü Türkiye'den çok daha küçük ve güneşi de çok daha az olan bir ülkenin kapasitesinin 70 bin megavat olduğuna dikkati çekti. Akgün, "Neredeyse tüm Türkiye'nin kurulu gücüne eşit. Özel sektör ve kamu sektörüyle birlikte tüm gücümüzle yenilenebilir enerjiye yatırım yapmamız gerektiğini düşünüyorum." dedi.
- "33 bin kadar işletmede 500 bine yakın istihdam sağlıyoruz"
MAİB Yönetim Kurulu Başkanı Kutlu Karavelioğlu da 2020'den sonra dünyanın, salgın, Ukrayna krizi ve iklim sorunlarıyla birlikte büyük problemlerle uğraştığını ifade etti.
Karavelioğlu, 2020'nin sonuna gelindiğinde bu zorlu dönemde dünyanın salgın öncesine göre yüzde 12 daha fazla makine teçhizat yatırımı ve makine üretimi ile yüzde 50 daha fazla makine ihraç eder hale geldiğine dikkati çekerek şu değerlendirmede bulundu:
"İstatistikler açıklıkla göstermektedir ki 3 yılı aşmış zorlu dönemi makine sektörü, küresel üretim ve ticaretten alınan pay anlamında en iyi değerlendiren ülke Türkiye olmuştur. Türkiye'de makine teçhizat yatırımları son 3 yılda 73,5 milyar dolardan 127 milyar dolara yükselmiş. 3 yılda tam 313 milyar dolarlık yatırım yapılmış, reel artış yüzde 65-75 çıksa da dünya ortalaması yüzde 12 bu dönemde.
Bu yatırımlar Türkiye'nin makine imalatının yüzde 60'tan fazla artırmış miktar olarak üretimimiz, 28 milyardan 48 milyar dolara çıkmış ama dünyadaki artış yüzde 12 dolayında kalmıştır. Makine ihracatımız 2019'dan 2022'ye yüzde 30'dan fazla artmış, 25,5 milyar dolara ulaşmıştır. Dünya ortalaması yüzde 7'dir. Bu neticeler, Türkiye'nin en güçlü STK yapılanmasına sahip makine imalatı sektörümüzde zamanlarının büyük kısmını adayan, yurt içinde ve dışında temsil onuruna ulaşmış hiçbir arkadaşım için sürpriz veya şaşırtıcı olmamıştır."
Karavelioğlu, "Sektör, ihracatının yüzde 60'ını Avrupa'ya yapıyor. Bunun yüzde 42'si Avrupa Birliği'nin, yüzde 14'ü Almanya'nın, yüzde 9'u Amerika'ya ait. Türkiye'nin ne kalite ne teknoloji sorunu vardır. Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 11'ini de uzun zamandır makine sektörü gerçekleştirmektedir. Makinalar yine uzun zamandır ülkenin en rekabetçi ürünleridir. 33 bin kadar işletmede 500 bine yakın istihdam sağlıyoruz." dedi.
Zirve, yarın yapılacak oturumların ardından sona erecek.