“ÇAYLIK” (GEYSİLİK)

Abone Ol

Başlığı okuduğunuz zaman acaba bizim bu yörede çay’da mı? Varmış diyenleri duyar gibi oluyorum . Belli yaş grubunun altındaki kişiler çaylığın ne olduğunu bilmezler .

Çaylık (geysilik); toplumların kimliğini oluşturan, sosyal bağ kurulmasına vesile olan, ortak kültür unsurlarındandır.

Toplu yerleşim yerlerinde özellikle de köy ve kasabalarda iş yapma ve dayanışmanın yaşandığı, komşu komşunun külüne muhtaç düşüncesinin hakim olduğu, sosyal hayata hizmet etmiş işleyişiyle, usulleriyle, adabıyla kendi içinde bir kültür oluşturmuşlardır.

Süreç içerisinde yaşam biçimine bağlı olarak toplumlar da oluşturdukları gelenek ve görenekleri ile değişen yaşam şartlarına uyum sağlamışlardır.

Ninelerimizin zamanında;evlerde su yok,elektrik yok bu günki gibi olanaklar yok

Günümüzde suyun ve elektriğin evlere kadar gelmesi evlerde çamaşır makinelerinin olması nedeniyle çaylıklar varlıklarını sürdürememişlerdir.

Bizim bile gençlik dönemlerimizin sonunda bu kültür değerini yitirdi ve ortadan kalktı.

Çaylık dediğimiz yerler bizim köylerde kuyu ya da çeşmelerin yanına yapılmış komşuların bir araya gelip çamaşır yıkadığı üstü kapalı basit yerlerdir.

Komşu kadınlar bir araya gelir çamaşır yıkamaya karar verirler. Kuyunun yada çeşmelerin önüne kocaman kazanlar kurulur. Kazanların içine kuyudan veya çeşmeden sular doldurulur akşama kadar ateş yanacağı için bolca odun getirilir, kazanların  altına ateşler yakılır.

Kazanlarda ki sular kaynamaya başlar. Bu arada çaylığın içi temizlenir .Çaylığın içinde üzerinde çamaşırların yıkandığı düzgün geniş kayalar vardır.

Ayrıca büyük ağaç kütüklerden içi oyularak sıcak su koymak için yapılmış  oluklar da vardır. Bu olukların içine meşe külü konur üzerine kaynar sular dökülür dinlendirilir kül dibe çöktükten sonra bu su kullanılarak çamaşırlar yıkanırdı.

Kül koymakataki amaç suyun kirecinin alınması dolayısıyla suyun yumuşatılmasıdır. Böylelikle sabunun kolay köpürmesini sağlamaktır.

Eskiden çaylıklarda çamaşır yıkarken deterjanlar yoktu .Sadece kalıp sabun denilen sabunlar vardı, sabun kıymetliydi idareli kullanılırdı.

Çamaşırlar taşların üzerine serilir iyice ıslatılır,kalıp sabunlarla iyice köpürtülüp elle ovaladıktan sonra   ayaklarla üzerinde tepe tepe çamaşırlar yıkanır arada bir tokaç denilen ağaçtan yapılmış aletle vurularak yıkanırdı .

Son aşamada iyice durulanır çaylığın dışında kıyıların çitlerin üzerinde kurutulmak üzere asılırdı.

Çamaşır yıkama işi bitip el ayak çekildikten sonra akşam üstü önce çocuklar yıkanır,en sonunda akşama kadar çamaşır yıkayıp yorulan kadınlar kendilerini yıkar yani banyolarını yapar,çamaşırlarını toplayıp evlerine giderlerdi.

Köyün ortak kullanım alanlarından olan Çaylıklar (bazı yerlerde geysilik de denir) günümüz koşullarına göre işlevlerini yitirmişler maddi kültür değerlerimizden biri daha ortadan kaybolmuştur.

Bu tür kültür değerlerimiz bizi bir arada tutmaya yarayan kimliğimizi unutturmayan sosyal bağlarımızı birlik ve dayanışma gücünü kuvvetlendiren unsurlardır.

Geçmişi unutmadan kültürel değerlerimizi yaşatıp geleceğimize yaşanmışlıkların ışığında yön vermek gerekir diye düşünüyorum. Sağlıkla kalın.

 

Necati DOĞANÇ