Büyük şehirlerde yaşayanlar, geleneksel bayram alışkanlıklarını neredeyse unuttu. Ancak, Anadolu'nun belli başlı bölgelerinde bazı gelenekler yüzyıllardır sürdürülüyor. Birçoğumuzun bilmediği geleneksel bayram kutlamaları;

Kastamonulu gazeteciye Ankara’da önemli görev! Kastamonulu gazeteciye Ankara’da önemli görev!

Ebebiş / Ankara-Kızılcahamam

Ankara Kızılcahamam'da çocuklar bayram namazı öncesi veya sonrasında bir araya gelir. Çocuklar kendi aralarında bir ebe belirler. Ebe eşliğindeki çocuklar, mahalledeki tüm evlerin kapılarını çalar ve hep bir ağızdan “Ebebiş ebebiş, vermeyen çürük diş” tekerlemesini söyler. Ev sahipleri çocuklara “Ebebiş” yani harçlık veya şekerleme verir.

Bayram Çıkarma / Kastamonu-Taşköprü


Kastamonu Taşköprü'ye bağlı Kızılcaören Köyü, bayram günleri adeta dolup taşıyor. Komşu köylerden birçok insan bayram namazı için Taşköprü'ye geliyor. Namaz çıkışında cami bahçesinde bir halka oluşturan erkekler öncelikle bayramlaşıyor. Taşköprülüler, köylerine gelen misafirlerden birkaçını evlerinde kahvaltıya davet ediyorlar. Kahvaltının ardından sohbetler ediliyor ve evin hanımları öğlen için yemekler pişiriyor. Hazırlanan yemekleri evin erkekleri cami bahçesine getiriyor ve kurulan masalarda ikramlar yapılıyor. Yemeğin ardındansa misafirler kendi köylerine geri dönüyor.

Bayram Konatı / Bartın

Bartın'da halk arasında siniye 'Konat' denir. Bartın'da erkekler bayram namazını kılıp, bayramlaşmaya başladıkları sırada cami hoparlöründen duyuru yapılır. Duyuruda, bayram için konat yapılacağı ve saat kaçta başlayacağı belirtilir. Erkekler eve döner ve hanımlarının konat için yemekler yapmasını bekler. Hazırlanan yemekler konatta yani sinide caminin misafirhanesine götürülür. Yöresel yemeklerin ağırlıkta olduğu konat, tüm köy halkı tarafından öğle namazının ardından yenir.

Çocuk Sevindirme / Elazığ-Maden

Arefe gününden bir gün önce çörekler ve şekerlemeler hazırlanır. Arefe sabahı ise hazırlanan çörek ve şekerlerle birlikte aileler kabir ziyaretleri yaparlar. Mezar başında dualar edilirken çocuklara getirilen ikramlardan dağıtılır. Aynı şekilde kabir ziyaretinin ardından da çocuklara şeker verilir.

Dede-Salıncak Kurma / Denizli-Çardak

Denizli'nin Çardak İlçesi'nde bayramların ikinci ve üçüncü günleri öğle namazının ardından gençler bir araya gelir. Köydekilerin “Dede” dediği ağaca salıncak kurulur. Salıncak kurulduktan sonra çocuklara şeker ve çikolata dağıtılır. Ardından salıncağa binen kişiyi diğerleri sallamaya başlar. Bu sırada ise maniler, tekerlemeler söylenerek eğlence arttırılır.


 

Helesa / Sinop

Helesa geleneğinin ortaya çıkmasıyla ilgili Sinop'ta yaygın olarak anlatılan bir efsane bulunuyor. Fırtınalı bir günde, bir gemi Sinop limanına demir atmış. Gemi haftalarca limanda kalmış ve erzakları tükenmiş. Geminin kaptanı yaşanan bu durumdan kurtulmak için bir şeyler düşünmeye başlamış. Gemiciler ellerinde fenerlerle kapı kapı gezip maniler söylemeye başlamış. Mani söyledikleri için de halk gemicilere para vermeye başlamış. Sinop'a bu gelenek halen yaşatılıyor. Ramazan ayında ve bayramda gençler fenerle kapı kapı dolaşır ve mani söylerler. Toplanan para ise bir hayır kurumuna bağışlanır.

Memecim Giliği / Sivas

Memecim Giliği, Sivas yöresine ait susamsız, tuzsuz bir simittir. Arefe günü, Sivaslılar bu simitten yaparlar. Bayram sabahı ise çocuklar ellerine bir sopa alır ve kapı kapı gezmeye başlar. Çocuklar kapılar açılır açılmaz “Memecimin havası, madelerin tavası, gökten rahmet, yerden bereket, amin amin bir gilik'' manisini söyler. Ev sahibi de sopaya simitten geçirir. Eğer evde simit yoksa çocuklara şeker ya da para verilir.

Kahke / Gaziantep

Kahke; su, yağ ve unla yapılan bir tür yiyecektir. Gaziantepliler, arefe günü kahkelerini hazırlar. Hazırlanan kahkeler bayram ziyareti için gelenlere ikram edilir. Çocuklar da kapı kapı dolaşır kahke ve harçlık toplar.

Ziyrat Yeri Toplantısı / Kastamonu-Araç

Kastamonu'nun Araç İlçesi'nde yapılan bayram geleneği çok eski yıllara dayanıyor. Arefe akşamı köy halkı, helva ve ekmekler hazırlar. Bayram sabahı ise köylüler topluca kabir ziyareti gerçekleştirir. Herkes vefat eden yakınlarına, komşularına vs. dua ettikten sonra mezarlığın en yüksek yerine topluca çıkılır. Burada yosun tutmuş ve üzerinde isim bulunmayan bir mezar bulunmakta. Köylüler bu mezarın etrafında bir halka oluşturur ve imam eşliğinde dua etmeye başlar. Bu sırada gençler ise helvaları ekmeklerin arasında yerleştirir. Mezarlık çıkışında herkes hazırlanan helvalı ekmeği yer. (Söz konusu isimsiz, eski mezarın köye ilk yerleşenlerden kaldığı düşünülüyor.)

(Yeni Şafak)

Editör: Haber Merkezi