Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı yoğun çalışma sonucunda, 2005 yılında işlenen bir cinayetle ilgili 19 yıl sonra iki katil zanlısı yakalandı ve tutuklandı. Ancak ilk duruşmada, tutuklu sanıklar serbest bırakıldı.
Olay, 2005 yılında Kastamonu’nun Merkez ilçesi, Hacıbey Köyü ile Etyemez Köyü arasındaki yol ayrımında meydana gelmişti. Halil Çamyaran, evine gitmek üzere aracına binerek yola çıkmış, ancak silahla başından vurulmuş ve aracında ölü bulunmuştu. Cinayetin üzerinden 19 yıl geçmesine rağmen katil zanlıları bulunamamıştı. Bu süre zarfında, olay faili meçhul bir biçimde kalmıştı.
Ancak Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla, Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, soruşturmayı yeniden başlattı. Yapılan kapsamlı çalışmalar neticesinde, cinayetle ilgili olarak Hamdi K. ve Nihal T. adlı şahısların da arasında bulunduğu 5 kişi gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından, zanlılar Kastamonu Adliyesine sevk edildi. Zanlılardan Hamdi K. ve Nihal T. tutuklanırken, diğer şüpheliler serbest bırakıldı. Halil Çamyaran’ın kuzeni olan Hamdi K., cinayetle ilgili suçlamaları reddetti.
Olayla ilgili dava açıldı ve “kasten öldürme” suçlamasıyla, zanlılar hakkında Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava süreci başladı. Yargı sürecinin ilk duruşmasında, 19 yıl sonra sanıklar hakim karşısına çıktı.
Hamdi K.'nin Savunması: “Suçsuzum, Tahliyemi İstiyorum”
Davada, 19 yıl sonra ilk kez hakim karşısına çıkan tutuklu sanık Hamdi K., olayla ilgili şu şekilde ifade verdi: “Olay günü Tevfik beni aradı ve böbreklerinden taş döküyormuşsun, seni almaya geliyorum dedi. Arabaya bindiğinde ayağının yanında iki bira vardı. Beni eve bırak, taş döküyorum dedim ve Tosya yoluna doğru gitmeye başladık. Telefonda konuşuyordu, araçtan inip bir süre konuştu. Saat akşam 21.00 civarındaydı. Sonrasında bana dönüp, ‘Muhtar emmi, ben bu Halil’i ne yapacağımı bilmiyorum’ dedi. Eve giderken Sunta Kavşağından geri döndü ve bir şey alacağını söyledi. Aracı kenara çekti. O sırada silahı gördüm. Komutan beni arayarak Halil’in nerede olduğunu bilip bilmediğimi sordu. ‘Neyin oluyor?’ dediler, ben de ‘Dayısı oluyorum’ dedim. Araç içinde, şeker fabrikasında vurulmuş dediler. Olaydan haberim böyle oldu” dedi.
Halil Çamyaran’ın yaptığı ticaret nedeniyle birçok kişiyle husumetinin olduğunu belirten Hamdi K., şu şekilde devam etti: “Tevfik, araçla eve giderken bana ‘Bu Halil bize dert oldu’ dedi. Ben de, ‘Bırak Halil’i, aranızı düzelteyim’ dedim. O ise, ‘Artık Halil dert olamaz’ dedi ve ‘Seni öldürürüm’ diyerek beni tehdit etti. Ben de korktum ve farklı ifadeler verdim. Sonrasında silahın atıldığı yere gidip bakınca silahın temizlenmiş olduğunu gördük.”
Halil Çamyaran’ın arazi satış işlemleriyle ilgisi olmadığını belirten Hamdi K., ifadelerini şu şekilde sürdürdü: “Halil kafe işi yapıyordu, arazi satışına karışmadım. O aile içi bir meseleydi, araç ise zaman zaman alınıp satılıyordu. Olay günü gözaltına alındım ve karakolda 45 gün boyunca işkenceye uğradım. Her gün sopa yedim. Ben böyle bir suçu işlemedim. Cinayetle hiçbir ilgim yok. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum. Ölen yeğenim, ıstırap çeken de benim. Cezaevinde yatanda benim. Tahliyemi istiyorum. Bana iftira atıyorlar. O benim yeğenim, ben öldürmedim. Halil ile miras davası da yoktu. Halil, öz oğlumdan bile bana daha yakındı.”
Aile Üyelerinin İddiaları: “Hamdi K. Kardeşimi Öldürdü”
2005 yılında öldürülen Halil Çamyaran’ın kız kardeşi olan Bahriye Çamyaran Erol, açıklamasında “Halil benim öz abimdir. Ben hasta ve engelliyim. Halil, beni 20 kez ameliyat ettirdi. Abimin ölümünün üzerinden 19 yıl ve 54 gün geçti. Hamdi, kardeşimi öldürecekti. Halil, bana ‘Ayakların yere basarsa, onu öldür’ demişti. Annem de, ‘Hamdi seni neden öldürsün?’ diye sormuştu. Halil, ‘O yeri onlara bırakmayacağım, elin oğlu yiyeceğine ben yerim’ demişti. Halil’e bir şey olursa, benden bilirsiniz demiştim ama o, neden böyle dediğimi sormadı. Mal ve mülk davası vardı, parasını ödemesine rağmen Hamdi, sattığı yerin tapusunu vermedi. Sürekli kaçıyordu, ‘İşim var’ diyordu. Kardeşim, ‘Hamdi beni vurursa, sen de onu öldür’ demişti. Hamdi’nin çok borcu vardı. Şikayetçiyim ve adaletin yerini bulmasını istiyorum. Bahriye sakat, diğer kızlar evli. Damatlar yiyeceğine ben yiyeyim diyerek kardeşimi öldürdü. Hamdi, borçları nedeniyle Halil’e tarlaları sattı. Halil, 70-80 bin TL verdi Hamdi’ye ama tapuları Halil’e vermedi. Sürekli tapuyu vermemek maksadıyla kaçıyordu” şeklinde konuştu.
Halil Çamyaran’ın annesi Safiye Çamyaran, Hamdi K.’nin oğlunun Halil’i öldürdüğünü öne sürerek, “Oğlumu öldürdü. Ben bir anneyim, şikayetçiyim. Cezalandırılmasını istiyorum” dedi.
Halil Çamyaran’ın diğer kız kardeşi S.A. da, “Kardeşim bende kalıyordu, evlilik hazırlığı yapıyordu. Sürekli Hamdi’nin kendisini öldüreceğini söylüyordu. Hamdi’nin çok fazla borcu vardı ve satacak yeri de kalmamıştı. Halil’in yerlerini almak gerektiğini söylüyordu. Kardeşimi öldürüp, yerleri de satıp yedi. Halil öldükten sonra 9 dönüm yeri sattı. Vekalet verdikten 5-6 ay sonra tarlaları işlemeye fırsat bulamadık. Biz kardeşimize güvenip ona vekalet verdik” ifadelerini kullandı.
2013 yılında rahmetli olan Tevfik A.’nın babası tanık H.A. ise, “Ben sadece Halil’in öldüğünü duydum. Tevfik, oğlum olur. 2013 yılında oğlumu öldürmek zorunda kaldım. Tevfik ve Hamdi’nin Halil’i öldürdüklerini bilmiyorum. Beni de katil ilan eden oğlumun ahlaki zayıflığı söz konusu. Oğlumu öldürmemle Halil’in ölümünün bir ilgisi yoktur. Bu olay, oğlumun bana gönderdiği mesajla ilgili değildir. Oğlumu öldürmemin nedeni tamamen ailevi meselelerdir” dedi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen M.A. ise, “Olay zamanında cezaevindeydim, 28 gün kaldım. Cezaevinde 8. gün Halil’in öldüğünü duydum. Cezaevinden çıktıktan sonra Halil’in ölümünü araştırdım. Olay günü de araçta Hamdi K., Halil ve tanımadığım bir kadının olduğunu öğrendim. Halil, Hamdi’den yer alıp parasını ödemiş fakat tapusunu alamamış. Bunu bizzat Halil bana anlattı. Hamdi, ruhsatsız silah taşıdığımı biliyordu ve bizi şikayet etti. Bu yüzden cezaevine girmiş bulundum” şeklinde ifade verdi.
Duruşmada tanık olarak dinlenen İ.Ç., “Nihal’in elinde bir tabanca vardı. Eşini kaybetmişti ve tek başına yaşıyordu. Benden silahı satmamı istedi. Ben de Tevfik’e danıştım. Silahın ruhsatsız olduğunu öğrendim. Nihal’den tabancayı alıp, Tevfik ve yanında bulunan bir adamla birlikte verdim. Onlar tabancayı alıp gittiler ve bana da parasını verdiler. Ben de parayı Nihal’e teslim ettim. Halil Çamyaran’ı tanımam, sadece takside vurulduğunu duydum” şeklinde ifade verdi.
Mahkeme Süreci ve Sonuç
Yaklaşık 10 saat süren yargılama sonucunda, mahkeme heyeti, bu yılın Temmuz ayında tutuklanan Hamdi K. ve Nihal T.’nin tahliyesine karar verdi. Duruşma, eksik belgelerin tamamlanabilmesi için ileri bir tarihe ertelendi. Çamyaran ailesi ve mağdur yakınları, mahkemeye duydukları güveni yineleyerek, adaletin yerini bulmasını talep etti.
Olay Nasıl Olmuştu?
13 Mayıs 2005 tarihinde Kastamonu-Taşköprü yolu üzerindeki Hacıbey ile Etyemez köyleri arasında, Halil Çamyaran başından vurulmuş olarak aracında ölü bulunmuştu. Cinayetin aydınlatılması amacıyla 2023 yılında yeniden başlatılan soruşturma neticesinde, 6 Temmuz 2024'te 5 şüpheli gözaltına alınmış ve bunlardan Hamdi K. ile Nihal T. tutuklanmıştı.