Kastamonu Belediye Başkanı Hasan Baltacı, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Kastamonululara hitabı öncesinde konuştu.
Kastamonuluları selamlayan Başkan Baltacı, “Cumhuriyet Halk Partisi tarihinde ilk defa, Cumhurbaşkanı adayını ön seçimle belirliyor” dedi.
“Yuvamız Kastamonu’ya hoş geldiniz”
Başkan Baltacı şu konuşmayı yaptı; “Sevgili yol arkadaşlarımız; Kastamonumuzun yiğit, mert, onurlu insanları, kız kardeşlerim, erkek kardeşlerim ve illaki sevgili çocuklar. Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Ne iyi ettiniz de geldiniz, hoş geldiniz sefa getirdiniz. Ramazan ayınızı kutluyorum. Bu topraklarda birlik olmak, dayanışma ve yardımlaşma içinde olmak her zaman değerlidir. Bizim mayamız böyledir her daim de böyle olacaktır. İstanbul Büyük Şehrimizin değerli Başkanı, Cumhurbaşkanı ön seçim adayımız kıymetli yol arkadaşımız, sevgili başkanımız, dostumuz, milletin evladı Sayın Ekrem İmamoğlu… Bundan tam 100 yıl önce büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hakiki Devrimciler onlardır ki, ilerleme ve modernleşme devrimine sevk etmek istedikleri insanların ruh ve vicdanlarında ki gerçek eğilime nüfuz etmesini bilirler’ dediği topraklarda Kastamonu’dasınız. Samimi, çok aydın ve çok geniş ve yüksek zihniyet sahibi insanların şehri yuvamız Kastamonu’ya hoş geldiniz, sefa getirdiniz.
Çıkmış olduğunuz bu büyük yolculukta ve öncesinde de Kastamonu’ya her zaman önem ve değer verdiğiniz için memleketim adına teşekkür ediyorum. Tüm Kastamonulular adına sizi burada ağırlamaktan mutluyuz onur duyuyoruz.
İstiklal Marşımızın kabul edilişinin 104. yıl dönümünü kutladı
Bugün, ilk kez Kastamonu Nasrullah Camisinde okunan ve milletin iradesinin tecelli ettiği meclisimizde İstiklal Marşımızın kabul edilişinin 104. yıl dönümü. Bu vesileyle, büyük şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u, Kurtuluş Savaşımızın önderi, Cumhuriyetimizin ve partimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm yol arkadaşlarını saygı, sevgi ve minnetle anıyorum. Korkma diye milli marşımızı benliğimizde yaşamaya devam ediyoruz.
“CHP tarihinde bir ilk”
Her şeyden önce şunu belirtmek isterim; Cumhuriyet Halk Partisi tarihinde ilk defa, Cumhurbaşkanı adayını ön seçimle belirliyor. Bu demokratik devrimi partimize kazandıran, partimizi 47 yıl aradan sonra birinci parti yapan Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’e ve parti meclisimize sizlerin huzurunda teşekkür ediyorum! Türkiye Büyük Millet Meclisi grubumuzu da saygı ile selamlıyorum. Cumhuriyet Halk Partisini yeniden inşa etmekte kararlı olan kadrolar, Türkiye’nin geleceğini de yeniden inşa edecektir. Bu büyük gayrete alçakgönüllü bir şekilde katkı sunan bir kardeşiniz olarak buna inancım tamdır.
“Kastamonu’nun spor salonlarını istedik vermediler”
Sevgili Dostlarım; Burası binlerce yıllık tarihiyle Kastamonu’dur. Burası azmin, kararlılığın ve inanmışlığın ete kemiğe büründüğü İstiklal Yolu’dur. O yol ki sonu İzmir’de kurtuluş olmuştur.
Burası Kastamonu’dan İstanbul’a gönül yoludur, kültür yoludur. Kalbimizin yarısı burada yarısı da yedi tepeli şehir İstanbul’dadır.
Burası Şeyh Bedrettin’den, Mustafa Kemal’e devrimcilerin yolu Kastamonu’dur. Burası aynı cemrenin toprağa düştüğü gibi umutların kalplere, yüreğe düştüğü toprak Kastamonu’dur. Şimdi o umut burada her birinizin yüreğinde her birinizin gözlerinde. Ben buradan gözlerinizdeki o ışıltıyı o umudu görüyorum. Ama biliyorum ki ne zaman Anadolu’ya bir umut düşse sarayı bir korku alır. Paniklerler, aciz düşerler, korkarlar… Çünkü o umudun yeşermesinden aynı cemrenin toprağa düştüğü gibi çiçek açmasından korkarlar. Daha dün başkanımızı burada ağırlamak için Kastamonu’nun spor salonlarını istedik vermediler. Canları sağ olsun.
“İyi ki de vermediniz”
İyi ki de vermemişler. Şu güzel kalabalığı, şu güzel coşkuyu şu güzel heyecanı gördük ya iyi ki de vermediniz. O salonlar zaten bu coşkuyu kaldıramazdı. O salonlar zaten bu heyecanı kaldıramazdı. Demişler ki salonların kapılarını kapatın. Peki kardeşim, milletin gönlünün kapısı onun gönlünün kapısı açıktır. Millet buradadır. Başkan buradadır. Bağrına basmıştır.
Ey iktidar sahipleri, ey kendini kudretli sananlar, biliniz ki gerçek kudret, gerçek güç, gerçek iktidar millettedir. Ve bizim inancımız şudur; gerçek iktidarlar insanlar üzerine kurulmaz.
“Devlet ancak adil olursa halkın devleti olur”
Gerçek iktidarlar yürekler üzerine kurulur. İşte bizde ona talibiz. Ama unutmayın ki bir devlet ancak adil olursa halkın devleti olur. Bir devlet ancak adil olursa milletin devleti olur. Aksi taktirde şahsın devleti olur. Bunlara diyoruz ki biraz adil olun, biraz mert olun, biraz dürüst olun. Bir şey kaybetmezsiniz. Bilmiyorsanız adil olmayı, bilmiyorsanız mert olmayı biraz rakibinizden öğrenin. Biraz ders alın diyoruz. Ondanda anlamıyorlar. Bakın Ekrem İmamoğlu’na hem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak hem Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı olarak hiçbir ayrım gözetmeden partizanca davranmadan hiç kimseyi ötekileştirmeden kimin ne ihtiyacı varsa elini uzatıyor. Seçilmiş belediye başkanlarına aracı olmadan doğrudan görüşüyor. Bütün belediyelere aslında bütün belediyelerle birlikte 86 milyona eşit, adil ve hakkaniyetli davranıyor.
“Makama, mevkiye, ranta, koltuğa talibiz diye zannediyorlar”
Öğrenmek isterseniz rakibinizden öğrenebilirsiniz. Ama geç kalmayın. Gün yaklaşıyor. Şimdi değerli Başkanım, onlar zannediyorlar ki bizde onlar gibiyiz. Makama talibiz, mevkiye talibiz, ranta talibiz, koltuğa talibiz diye zannediyorlar. Çok şükür ki biz bu dünyada en yüksek makamın onur ve haysiyet makamı olduğunu bilecek kadar yaşadık.
Biz bir şeye talipsek çocukların gülümsemesine talibiz. Hatırlayanlarınız vardır, Şırnak’ta Cizre de bir çocuk vardı. Adı Cemile… Biz Cemile’nin umuduna talibiz. Trabzon’da Maçka’da bir çocuk vardı. Adı Eren… Biz o Eren’in hayallerine talibiz. Biz bu ülkede çocukların umuduna geleceğine talibiz. İstiyoruz ki ayaklarına taş değmesin ve buradan size söz veriyorum o umudu o hayalleri asla yere düşürmeyeceğiz, asla onların üzerinde tepinmelerine izin vermeyeceğiz. İşte başkanım, bize bir emanet varsa o emanette o çocukların umudu ve hayalidir. Kimse umutsuzluğa ve çaresizliğe kapılmasın. Kalbimizin kuyusunda kardeştir yaralarımız. Ve biz o yaraları iyileştirmeye talibiz.
“Bu düzeni değiştirmeye hazırız”
Evladı olduğumuz milletle kucaklaşma zamanı gelmiştir. Önce 23 Mart’ta tüm üyelerimizle birlikte sonra milletin önüne sandık geldiğinde milletle kucaklaşmaya, buluşmaya ve bu düzeni değiştirmeye hazırız. Biz bu halkın vicdanına güveniyoruz. Biz halkımızın milletimizin ferasetine güveniyoruz. Şunu mıh gibi aklınıza kazıyın. Mertlik kazanacak. İyilik kazanacak. Mertlik kazanacak, adalet kazanacak.
Olmazsa olmaz Mertlik kazanacak, hak kazanacak, hakikat kazanacak.
Öyleyse değerli kardeşlerim üyesinden sandık başkanına, bina sorumlusundan mahalle başkanına. İlçe başkanından il başkanına kadar 23 Mart’ta öncü seçimde tarihin akışını değiştirmeye ve bir büyük öyküyü birlikte yazmaya herkesi davet ediyorum. Bunu başaracağınıza, bunu başaracağımıza gönülden, yürekten inanıyorum. Yolunuz açık olsun. Yolumuz açık olsun. Yolumuz her daim açık olsun.”