24 yıl öncesine yolculuk yapalım ve ardından 70 milyon yıl öncesine, Mosasaur adlı ilginç canlıyla tanıştıralım.

1dd5238f0fd687018263db68cc477c58abb43fee

1999 yılında Hacettepe Üniversitesi'nden Jeolog Prof. Dr. Cemal Tunoğlu, Kastamonu'da gerçekleştirdiği arazi çalışmaları sırasında oldukça önemli bir fosil keşfetti. Bu fosili Fransız meslektaşı Nathalie Bardet ile birlikte incelediler ve sonucunda "Mosasaurus hoffmannii mantell, 1829" türünü bilim dünyasına tanıttılar.

Bu fosil Türkiye'de ilk kez bulunmuştu ve ülkemizin Geç Kretase dönemine ait birimlerinde, dinozor dönemini temsil eden omurgalı bir canlıya ait kalıntıların bulunması büyük bir öneme sahipti. Ancak bu canlılar dinozorlar değildi, onların denizlerde yaşayan kuzenleriydi ve "denizlerin dinozoru" olarak biliniyorlardı.

fedc55bd30cfd2df838a415e55847723229cc5d8

Kastamonu'ya gelirken trafik kazasında hayatını kaybetti! Kastamonu'ya gelirken trafik kazasında hayatını kaybetti!

Türkiye'de bulunan fosil, sadece alt çenenin küçük bir bölümünü ve birkaç dişi içeriyordu, ancak dişlerin büyüklüğü oldukça etkileyiciydi. Şu an Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Sergisi'nde sergileniyor.

Bu özel fosile ait sağ ve sol çeneler ile parçalayıcı dişler ve çeneleri birbirine bağlayan sol jugal parça, buluşun en önemli parçalarını oluşturuyor. Mosasaurlar 75-65 milyon yıl önce yaşayan canlılardır ve sığ denizlerde dolaşırlar, daha küçük canlılarla beslenirlerdi. 

Kastamonu'nun Devrekani ilçesinin kuzeyinde yer alan Beyler Barajı civarında bulunan bu fosile ait sağ ve sol çene ve bir dizi parçalayıcı dişler ile çeneleri birbirine bağlayan sol jugal parça bu buluşun en önemli materyalleri.

885c391a478829c9771a4a2a4f706520410d7a5c

Dünya genelinde 40-50 farklı Mosasaur türü tanımlanmıştır ve bu canlılar ilk kez 1770-1780'li yıllarda Dr. C. K. Hoffman tarafından keşfedilmiştir. Mosasaurlar, yüzen yılan ve balıklara benzerlerdi ve bu şekilde dikey hareketlerini sağlayarak su yüzeyine çıkıp hava alırken periyodik olarak ihtiyaçlarını karşılarlardı. Bu, hava solunumu yapan sürüngenlerin bir özelliğiydi.

Mosasaurus hoffmannii, Kretase dönemi denizlerinin en büyük canlılarından biriydi ve boyutları etkileyiciydi. En küçükleri 3-3.5 metre uzunluğundayken en büyüğü Türkiye'de bulunan tür olan Mosasaurus hoffmannii, 17.5 metre uzunluğa ve 14 ton ağırlığa kadar ulaşabiliyordu. Bu, yaklaşık olarak 3-4 filin ağırlığına eşitti.

30b23a9dbcff2da15ad08d1e969aaa1ed6d56a10

Mosasaurlar etobur canlılardı ve genellikle balıklar, ammonitler (soyu tükenmiş deniz yumuşakçaları) ve yengeçlerle beslenirlerdi. Bu fosillerin bulunduğu bölge, ammonit ve yengeç fosilleri açısından oldukça zengindi.

Jurassic World filmindeki Mosasaur, gerçek boyutlarına göre abartılmış bir versiyonudur. Ancak yine de bu canlılar, günümüzdeki köpekbalıkları ve balinaları rahatlıkla avlayabilecek kadar güçlüydü.

Unutmayalım ki Mosasaurlar yaşadıkları dönemde günümüz Anadolu'su gibi bir coğrafya yoktu. Kıtaların konumu farklıydı ve gezegenin jeolojik yapısı büyük ölçüde değişmişti.

c5f36875e0d0c7566986ec85f7f5a42744e60cd5

Günümüzde böyle ilginç bir deniz canlısının varlığı, kesinlikle ilginç olurdu. Kim bilir, belki gerçek bir "Van Gölü Canavarı" gibi gizemli bir yaratıkla karşılaşabilirdik!

(webtekno)