Kastamonu’nun tarihi yapıları arasında özel bir yere sahip olan İsfendiyar Camii, halk arasında “Oklu Cami” olarak biliniyor. Bu ismin kaynağı, Candaroğulları Beyliği’nin güçlü hükümdarlarından İsfendiyar Bey’in attığı okun, caminin minaresine saplanmasıyla ilgili efsanevi bir hikâyeye dayanıyor.
Efsane Nasıl Başladı?
İsfendiyar Bey, okçulukta olağanüstü bir yeteneğe sahip bir hükümdardı. Rivayete göre, Kastamonu Kalesi’nden caminin minaresini hedef alarak bir ok fırlattı ve bu ok, minarenin şerefesine saplandı. Yüzlerce yıl boyunca minarede kalan bu ok, caminin simgesi haline geldi ve halk arasında camiye “Oklu Cami” denmeye başladı.
Okun Sökülmesi ve Geri Takılması
1997 yılında yapılan bir restorasyon sırasında, minareye paratoner takılacağı gerekçesiyle ok söküldü. Bu durum, hem Kastamonu halkı hem de turizm yetkilileri tarafından tepkiyle karşılandı.
Çünkü bu ok, yalnızca bir yapı detayı değil, Kastamonu’nun tarihi ve kültürel kimliğinin önemli bir parçasıydı.
Ancak yapılan son çalışmalarda, okun tekrar minarede yer aldığı görülüyor. Böylece Oklu Cami efsanesi yaşamaya devam ediyor.
Kastamonu’nun Tarihine Sahip Çıkalım
Şehrin önemli turistik simgelerinden biri olan Oklu Cami ve efsanevi oku, Kastamonu’nun kültürel mirasına olan ilgiyi artırmaya devam ediyor.
Gelen ziyaretçiler, bu tarihi yapıyı incelerken hem Candaroğulları dönemine bir yolculuk yapıyor hem de Kastamonu’nun köklü geçmişini hissediyor.
Kastamonu’nun efsaneleri kaybolmasın, tarihe sahip çıkalım!