Osmanlı Devleti 1914’de girdiği I. Dünya Savaşı’ndan son derece ağır şartları içeren 30 Ekim 1918 Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzalayarak çıktı. Osmaıılı Devleti’ne fiilen son veren bu Antlaşmanın ardından hemen İngiliz, Fransız ve İtalyan işgalleri başladı. Bu kara günleri Paris Barış Konferansında verilen onaya uygun olarak, Yunan Ordusunun 15 Mayıs 1919’da İzmir’e çıkması ve Ege’ye yayılması takip etti.
Mustafa Kemal derki:”İnsaf ve acıma dilenmekle ulus işleri,devlet işleri görülemez.
Ulusun ve devletin şeref ve bağımsızlığı sağlanamaz.İnsaf ve acıma dilenmek gibi bir ilke yoktur.
Türk ulusu,Türkiye’nin gelecekteki çocukları bunu bir an bile unutmamalıdırlar. (1)
Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışı, Anadolu’daki Kongreler ve Kuva- yı Milliye’nin hızla örgütlenip genişlemesiyle Türk Ulusu bu işgallere boyun eğmemiş ve Mustafa Kemal Paşa’nın önderliğinde kurtuluş mücadelesine girişmiştir.
Millî Mücadele dönemi olarak da bilinen bu dönem,Türk milletinin kadın-erkek, genç-ihtiyar, çoluk-çocuk mücadeleye bizzat iştirak ettiği olağanüstü bir dönem olmuştur. Yapılan antlaşmalar sonucunda Kastamonu herhangi bir işgale uğramamasına rağmen, bu mücadeleye bizzat katılmış; özellikle İnebolu-Ankara hattından Batı Cephesi’nin ihtiyaç duyduğu silah ve cephaneyi sevk ederek, önemli bir tarihî görevi yerine getirmiştir.
Bu mücadelede Kastamonu’lu gençlerin ve çocukların da katkısı ve kahramanlıkları takdire şayandır.
Millî Mücadele yıllarında Türk çocukları millî bilinç ve sorumluluk şuuru içerisinde Anadolu’nun pek çok yerinde, özellikle işgal bölgelerinde kahramanlık destanı yazdılar. Kastamonulu çocuklar da cepheye giderek, silah ve cephane sevkiyatına katılarak, halkta millî bilinç ve şuur oluşturmaya dönük düzenlenen çeşitli konferans ve müsamerelere iştirak ederek, Millî Mücadele’ye katkı sağladılar. Bu çocukların çoğu mektepliydi.
Kastamonu’da I. Dünya Savaşı’nda destan yaratmış iki önemli okuldan biri 1915 yılında açılmış olan İnebolu Ticaret İdadisi, diğeri ise merkez Mekteb-i Sultani’sidir. İnebolu Ticaret İdadisi’nin son sınıf öğrencileri I. Dünya Savaşı’nda askere alınmış, cepheden dönen olmamış ve bu yüzden okul 1918 yılında öğrencisizlik nedeniyle kapatılmıştır. Yine Mekteb-i Sultani 1911’de 64 öğrenci mezun vermesine rağmen, 1912-1913, 1916-1918, 1920-1921 yıllarında süre gelen savaşlar sebebiyle hiç mezun verememiştir
Yine Millî Mücadele yıllarında çoğu mektepli,seferberlik emri gereğince ihtiyat zabiti olarak cepheye alınmıştı. Bunlar tahsillerini yarıda bırakmış olan çocuklar ve gençlerdi.
Kastamonulu çocuklar İnebolu-Ankara Hattı’nda gerçekleştirilen silah ve cephane sevkiyatında da ön saflarda yer almışlardır.
Yunan zırhlıları İnebolu’yu bombalamaya geldiklerinde İnebolu halkının yanında cephaneleri kurtarmak için canla başla çalışan ilkokul çağındaki çocukların,gençlerin çabalarını Nurettin PEKER eserinde şöyle anlatmaktaydı;
“Bir kişinin taşımayacağı kadar ağır olan cephane sandıkları askerler, zabitler tarafından kırılıyor çinko kutular içinden çıkan üç beş kiloluk cephaneyi daha ilkokul çağına girmemiş dört beş yaşındaki çocuklar bile alıyorlar, taşıyorlar.
Fakat taşıyacakları yer iki kilometreden fazlaca. Kan ter içinde yorulmuşlar, oturmuşlar. Peki, ne yapalım? Yollarda bunlara acıyan analar, babalar, büyükler ellerinden almak, kendi yüklerine katmak istiyorlarsa da; çocuklar ağlıyorlar. Biz taşıyacağız, diye vermiyorlar. Yorgun argın yine yürüyorlar, taşıyorlar. Anasından kahraman doğmuş bu deniz çocuklarının gelecek nesillere destan olan bu hallerini filme alacak bugünün makineleri o gün olsaydı. Şairlerimiz yol boylarında, kayık başlarında bulunsaydı!”
Millî Mücadele yıllarında Kastamonu herhangi bir işgale uğramamasına rağmen, her türlü fedakarlığı göstermekten ve evlatlarını cepheye göndermekten çekinmedi.
Bu dönemde pek çok mektepli ihtiyat zabiti olarak cepheye gitti ve çoğu şehit düştü. Kastamonu’nun kahraman çocukları yine aynı zamanda bugün İstiklal Yolu olarak adlandırılan İnebolu-Ankara Hattı’nda silah ve cephane sevkiyatında görev aldılar.
Yaş seviyelerine uygun olarak bulundukları yerlerde Millî Mücadele’ye katkı sağlamaya devam ettiler.(2)
Emperyalist işgalcilere ve onların işbirlikçilerine karşı MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün
önderliğinde ulusumuzun vermiş olduğu Kurtuluş Savaşı sonunda kurulan Cumhuriyetimizin 101.yıldönümü kutlu olsun.
Cumhuriyet olmazsa bunların hiçbiri olmayacaktır.
Cumhuriyete düşmanlık, bütün bu değerlere düşmanlıktır.
Büyük ATATÜRK; Sana en çok ihtiyacımız olduğu bu günlerde,
Cumhuriyeti korumak için hepimiz dimdik ayaktayız. .
Türkiye'nin Cumhuriyet Bayramı ,Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzbirinci yılı kutlu olsun.
Bize bu cumhuriyeti bırakanlara minnet borcumuz var.Ruhları şad olsun..!
Kaynak:(1)Sevr’i bilmek Lozan’ı anlamak/ Prof. Dr. Gülnihal BOZKURT
Ankara Hukuk Fakültesi Türk Hukuk Tarihi Anabilim Dalı Başkanı.
(2)ÇELEBİ, E., “Kastamonu Kuva-yı Millîyesi ve Kastamonu’nun Kahraman Çocukları”, Akademik Tarih ve Düşünce Dergisi, C. 9, S. 4, 2022, s. 1307-1330.
Necati DOĞANÇ /Araştırmacı-Eğitimci.