Çanakkale Türküsü’nün Anlamı ve Önemi
Çanakkale Türküsü'nün sözleri ve hikayesi her zaman merak edilir. Çanakkale Türküsü, Çanakkale Savaşı sırasında yaşanan zorlukları, askerlerin cesaretini ve verilen büyük kayıpları anlatan bir halk türküsüdür. Bu türkünün sözleri, savaşın acılarını ve vatan sevgisini dile getirirken, aynı zamanda Çanakkale Savaşı'nın Türk tarihindeki önemine vurgu yapar.
Çanakkale Türküsü’nün Kaynağı ve Tarihçesi
Her ne kadar Çanakkale yöresine ait olduğu düşünülse de, Çanakkale Türküsü aslında Kastamonu yöresine aittir. Türkünün kaynağıyla ilgili bilgiler, 'Osmanlı’da İlk Kurulan Denizcilik Cemiyetleri ve Denizcilikte Yayımlanan İlk Salnameler ve Nutki Ailesi' kitabında yer almaktadır. Kitapta, Osmanlı Bahriyesi'ne ve Deniz Ticaret Bahriyesi'ne büyük hizmetlerde bulunan Süleyman Nutki’nin 5 oğlundan biri olan askeri doktor Seyfullah Nutki'nin yazdığı mektup da bu türkünün tarihçesiyle ilişkilidir.
Seyfullah Nutki'nin 29 Eylül 1914 tarihinde yazdığı mektupta, savaşın getirdiği zorluklar ve cephede yaşananlar detaylı bir şekilde anlatılmaktadır. Çanakkale’deki cephedeki koşullar ve askerlerin yaşadığı sıkıntılar, mektupta yer alan anekdotlarla gözler önüne serilmektedir. Seyfullah Nutki'nin mektubu, Emrullah Nutki’nin “Çanakkale Şanlı Tarihine Bir Bakış” kitabında da bulunmaktadır.
İşte o mektup;
''Sevgili Anneciğim,
İki yıldır ayrı yaşadığımız bu hayat artık bitiyor. Sana ve aileme kavuşacağım için çok mutluyum. Okulumuz artık hastane olacağı için bizi İstanbul’daki okullara göndereceklermiş. Öğretmenlerimizin büyük kısmı da askere gidiyor, üst dönemlerdeki ağabeylerimiz ise gönüllü olarak askere gideceklermiş. Türkçe öğretmenimiz bugün sınıfa geldi ancak çok durmadı, o da bize veda etti. Giderken bize vakti geldiğinde vatana yapılan hizmetin okulda verilen hizmetten daha kutsal olduğunu söyledi.
Kısa zaman önce sokaklardan askerler geçmeye başladı. “Çanakkale içinde Aynalı Çarşı, Anne ben gidiyom düşmana karşı” türküsünü söyleyerek yürüyorlar. Kimileri at sırtında kimileri develerle yol alıyorlar. Top arabaları ve mekkareler de onlara eşlik ediyor. Savaş çıkacağını söylediler. İngiliz ve Fransız gemilerinin boğazda dolaştığını duyduk. Gemiler buraları vuracakmış, ancak yakında İstanbul’a gideceğimiz için ben bunları göremeyeceğim. Oysa görmek isterdim. Sonunda size kavuşacağımı biliyorum. Babamın ve siz anneciğimin ellerinden öperim, kardeşlerime selam ederim.
Oğlunuz Seyfullah.''
Mektupta açıkça görüldüğü üzere, savaşın başlamasından önce bu türküden söz edilmektedir. Ancak savaştan sonra bazı dizelerin eklendiği düşünülüyor. Örneğin, "Çanakkale’den çıktım başım selamet. Anafarta’ya varmadan koptu kıyamet" dizesi bu eklemelerden biridir.
Türkünün Sözleri ve Müzikal Geçmişi
Çanakkale Türküsü'nün sözleri, savaşın zorluklarını ve askerlerin yaşadığı acıları dile getirir. İşte Çanakkale Türküsü'nün sözleri:
Çanakkale içinde aynalı çarşı,
Ana ben gidiyom düşmana karşı, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale köprüsü dardır geçilmez,
Al kan olmuş suları bir tas içilmez, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale'den çıktım yan basa basa,
Ciğerlerim çürüdü kan kusa kusa, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale'den çıktım başım selamet,
Anafarta'ya varmadan koptu kıyamet, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale içinde vurdular beni,
Ölmeden mezara koydular beni, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale içinde bir uzun selvi,
Kimimiz nişanlı, kimimiz evli, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale içinde bir kırık testi,
Analar babalar umudu kesti, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale üstünü duman bürüdü,
On üçüncü fırka harbe yürüdü, off, gençliğim eyvah!
Çanakkale elinde toplar kuruldu,
Vay bizim uşaklar orda vuruldu, off, gençliğim eyvah!
Türkünün ilk kaydı 1923 yılında Marika Papagika tarafından yapılmış, ayrıca Bogos Kirecciyan tarafından da Türkçe sözlerle plağa kaydedilmiştir. Bestecisi Kemani Kevser Hanım olarak bilinen Çanakkale Marşı ve anonim besteciliğiyle tanınan Çanakkale Türküsü, İstanbul Üniversitesi Osmanlı Dönemi Müziği Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından kayıt edilmiştir.