Hem deprem hem de tsunami beklenen şehir hangisi?
Ülkenin dört bir yanında gerçekleşen depremlerin ardından, konu bu kez İstanbul değil İzmir oldu. İzmir'de deprem sorununa bir de tsunami eklendi. Uzmanlardan korkutan hesaplamalar paylaşıldı.
DEPREM + TSUNAMİ RİSKİ
İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Doç. Dr. Ökmen Sümer, hesaplamalarından bahsetti. Deprem sorununa bir de tsunami ekleyen uzman isim, risklerin azaltılmasına imkan sağlayacağını anlatan bir porjeyi duyurdu. Projeyle beraber riskli olup olmayanlar masaya yatırılacak. Duruma göre, bazı alanların toplanma merkezi olmaktan çıkarılacağını söyledi.
ALANLAR KONTROL EDİLECEK
İl Afet Risk Azaltma Planları (İRAP) ile tsunami baskın haritalarının altlık olarak verileceğini söyleyen Sümer, riskleri paylaştı. Deprem anında içeriye ne kadar su girecek, ne kadar dalga boyutu artacak, ne kadar alanda etkili olacak gibi durumların önemli olduğunu söyledi.
Kalabalık nüfusa sahip İzmir'de deniz dolgusu olan alanlar olduğunu belirtti. İnsanların kaçacağı bir boşluk oluşturduğunu, fakat ardına gelen tsunami insanların toplanacağı bölgelerin riskli olup olmadığını projeyle oraya çıkacağının altını çizdi.
HASARI ÖNLEME ÇALIŞMALARI
Gemicilik faaliyetlerinin bulunduğu limanda hasar oluşabileceğine dikkatler çekildi. Bu hasarı önlemek adına çalışmalar hazırlandığını belirten Dr. Sümer, 2 adet fay çalışması yapıldığını fakat günümüzde bilimsel verileri anlamında çok kısıtlı olduğunu dillendirdi.
Dr. Sümer açıklamaların devamında, "2010'dan itibaren özellikle Dokuz Eylül Üniversitesi bünyesindeki Türkiye'nin çok disiplinli bilimsel deniz araştırmalarının yapılabildiği ilk gemisi olan Koca Piri Reis Araştırma Gemisi ile Deniz Bilimleri Enstitüsü'ndeki akademisyenlerimiz inanılmaz bir veri seti topladı. Dünyanın belki de deniz sismiği anlamında en yoğun çalışılan yeri, İzmir Körfezi'dir. Bu veriyi toplamak 13 sene sürdü. Gemi giderken arkasından çektiği bilimsel aletlerle ses dalgaları göndererek suyun ve altındaki fayları ortaya çıkartan sismik yansıma yöntemi kullanılıyor.
Bu data setini önümüzdeki periyotta birçok bilim insanı ile beraber değerlendireceğiz. Sonrasında özellikle körfez içindeki fayları daha hassas bir şekilde haritalayacağız, mekanizmalarını anlayacağız. Sonra bu fayların kırılmaları ile oluşabilecek tsunamiler üzerinden senaryolar oluşturacağız. Deprem olduktan sonra dalganın çekilmesi ve geri gelmesini düşündüğümüzde hem kıyının içindeki baskınlar önemli hem de nereye kadar geri çekileceği. Çünkü orada gemicilik faaliyetlerini sürdürdüğümüz limanlarımız var. Sığacık'ta 185 kilometrelik kıyı şeridinde 15-20 marina ve balıkçı barınağı çok büyük hasar gördü. Oradaki teknelerde de hasar meydana geldi. Bunların önlenebilmesi adına da bizim yaptığımız bilimsel çalışmaların çıktıları önemli hale geliyor" sözlerini kullandı.
(karar)