Taşköprü

Taşköprü’nün Çürüyen Efsanesi!

Taşköprü “Kadim Şehir” derken, birçok alanda tarihin raflarında olduğunu unutmamak lazım. Lakin rafların üzerinde ki tozları birlikte temizlemek, tarihi yeniden gün yüzüne çıkarmak bizler için bir hayli önemli. Çünkü Taşköprü geçmişiyle ve tarihte bıraktığı izleriyle her zaman örnek bir ilçedir.

Abone Ol

Taşköprü’nün Çürüyen Efsanesi!

Taşköprü “Kadim Şehir” derken, birçok alanda tarihin raflarında olduğunu unutmamak lazım. Lakin rafların üzerinde ki tozları birlikte temizlemek, tarihi yeniden gün yüzüne çıkarmak bizler için bir hayli önemli. Çünkü Taşköprü geçmişiyle ve tarihte bıraktığı izleriyle her zaman örnek bir ilçedir.

Bu yazımızda ilçenin geçmişinde hem ekonomik hem de istihdamında büyük rol oynayan Seka Kağıt Fabrikasından bahsedeceğiz. Özelleştirilmesiyle birlikte bir ilçenin kaderiyle nasıl oynandığı gözler önündedir.

Seka Kağıt Fabrikası özelleştirilmesinin ardından, ilçede büyük bir göçe de neden olmuştur. Elleri öpülesi büyüklerimizin her bir anılarında Seka Kağıt Fabrikası muhakkak vardır. O dönemin çocukları, o dönemin çalışanları günümüzde halen Seka Kağıt Fabrikasını ve o dönemi övmektedir. Kıymetli büyüğüm ve o dönemin meşhur “Kameraman Ahmet’i” olarak bilinen Ahmet Yılmaz’ın görüntü arşivi, Taşköprü Seka tarihini de günümüze o dönemki sıcaklığı ve samimiyetiyle taşımaktadır.

O dönemin siyasetçileri bile Seka Kağıt Fabrikası lojmanlarından yer bulabilmek için, büyük torpiller sokulduğu bilinir. Ve maalesef ki şuanda bir harabeden ibarettir. Milletvekillerinin, Kaymakamların ve Belediye Başkanlarının da gözdesi olan lojmanlar şuanda kullanılamaz hale gelirken, bu lojmanlarda nerdeyse kalan dahi yok. Kısacası döneminde ilçeye cansuyu olan Taşköprü Seka için bugün “Taşköprü’nün Çürüyen Efsanesi” diyebiliriz.

-Taşköprü’nün Seka Tarihi

Taşköprü Seka’nın tarihini de sizlerle paylaşmak istiyorum.  1975 yılında yatırım programı ile yürürlüğe girdi. 1976 yılında Seka Müessesesi Müdürlüğü kuruldu. 1976 yılı 31 Ekim’inde dönemin Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan tarafından temeli atıldı. 24 Kasım 1984 yılında işletmeye açıldı. 1990 yılına kadar fabrika gayet normal bir şekilde çalıştı. Seka’nın ürünü (sigara kâğıdı) Tekel’e veriliyordu. 1980’li yıllardan itibaren yabancı sigaralarda Türkiye’ye girmeye başlamıştı. Bu yüzden Tekel’in satışları azaldı. Tekel’e ürün tedarik eden Seka 1990’lı yıllarda darboğaza girdi. Seka için çare aranmaya başlandı. 1995 yılında yurt dışı bir firma ve Türkiye’de bir konsorsiyum kuruldu ve Avusturya ve Alman menşeili firmalarla iyileştirme programı başlatıldı. Bu iyileştirme 1998 yılına kadar sürdü.

Piyasaya giren yabancı sigaralarla Tekel rekabet edemediğinden, Tekel için çare aranmaya başladı ve Philips&Morris firmasından emekli bir danışman Tekel’e getirildi. Danışman yurt dışından sigara kâğıdı alınması durumunda Tekel yabancı sigaralarla rekabet edebilir diye tavsiyede bulunur. Tekel bu yüzden Seka’dan sigara kâğıdı alımını durduruyor. Seka, 1990’da bu yüzden darboğaza girmiştir. Tekel, Seka’daki sigara kâğıdının kalitesinin arttırılmasından sonra kâğıt alımını tekrar buradan yapmaya başladığı için Seka darboğazdan kurtulmaya başladı.

-1998 Yılında Özelleştirme Kapsamına Alındı

Ancak yine de Seka 1998 yılında özelleştirme programına alındı. 3 kez ihaleye çıktı. Talep olmadı. Ancak tarihler 2003 yılını gösterdiğinde ise 4. kez ihaleye çıktı ve 6 firma fabrikaya talip oldu. Ancak 1 firma vazgeçti. İhaleye 5 firma katıldı. 9.100.000 dolarla Mopak, Seka’yı satın aldı. O dönem 500 işçi-memur fabrikada çalışıyordu. Taşköprü’ye çok ciddi ekonomik girdi sağlamaktaydı.

Festivallerde gelen misafirler dâhil Seka’da ağırlanmaktaydı. Seka’nın genelde personelleri Taşköprü, Kastamonu Merkez, Boyabat ve Daday ağırlıktaydı.

-Bulgaristan’dan İran’a Kadar Seka Sigara Kâğıt Fabrikası Yoktu

Bulgaristan’dan İran’a kadar Seka hariç sigara kâğıt fabrikası yoktu. 2003 yılındaki özelleştirmenin hemen ardından Kastamonu basınında çıkan haberde; “Alınan fabrikanın yıllık 10 bin 200 ton kâğıt, 3 bin 630 ton da selüloz üretim kapasitesi bulunuyordu. 2001 yılında Türkiye’nin sigara kâğıdı talebinin yüzde 62’si fabrika tarafından karşılanırken, geriye kalan bölümü ithal edildi. İşletmenin 2002 kârı o dönemki para ile yaklaşık 4.5 trilyon lira olarak açıklanmıştı” ibaresi yer alıyordu.

-Kampüs mantığında kurulmuştu

Taşköprü SEKA da diğerlerinde olduğu gibi bir kampüs mantığında kurulmuştu. Fabrika binaları, çalışanların konutları, parkları, ilkokulu ve diğerleri… 50 bin metrekaresi kapalı 850 bin metrekare bir alana sahipti. Kendirin yetiştirildiği, ormanın kucağında Taşköprü’ye keza Kastamonu’ya hayat veren bir işletmeydi. Satıldığında onca çalışan, onca işinde uzman kişi 4C kadrosu ile başka kurumlara gitmişti. Taşköprü Seka’nın son müdürlük görevini yapan şuanda Taşköprü Belediyesi Veteriner Hekimi Selim Demircioğlu’nun babası merhum Taşköprülü Mehmet Ali Demircioğlu idi.

-2003 Yılında Özelleşti

MOPAK, 2003 yılının Kasım ayında Özelleştirme İdaresi’nin açtığı ihalede en yüksek teklifi vererek Seka Taşköprü İşletmesi’nin yeni sahibi oldu. Oldukça hızlı bir sürecinin ardından 12 Ocak’ta faaliyete geçen işletmede sigara, filtre ve uç kâğıtları, ince gramajlı baskı kâğıtları üretimi başladı. Bugün toplam 800.000m2’lik açık, 50.000m2’lik kapalı alan üzerinde kurulu olan Mopak Taşköprü Tesisleri; sigara kâğıtları, filtre astar kâğıtları, beyaz uç kâğıdı, sarı üçkâğıdı, ince baskı kâğıtları (40-55g/ m2 arası), kendir selülozundan oluşan geniş ürün gamı, sigara kâğıdında 14000 ton/yıla, kendir selülozunda 5000 ton/ yıl’a ve uç kâğıdında 13.000 ton/yıla ulaşan yıllık üretim hacmiyle yerli ve yabancı sigara sektörünün sigara, filtre ve uç kâğıdı ihtiyacına cevap verebilecek kapasite ve donanımdadır.

Özel