Sağlık

Uzmanından rahim ağzı kanseri uyarısı!

Abone Ol

Herkes Duysun TV’de Sevilay Yüksel Gündüz’ün hazırlayıp sunduğu Sağlıkta Nefes programına bu hafta Kadın Doğum Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Deniz Şimşek konuk oldu.Gülsüm YILDIRIM/HERKES DUYSUN

BURSA (İGFA) - Herkes Duysun TV ekranlarında yayınlanan Sağlıkta Nefes programına bu hafta Kadın Doğum Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Deniz Şimşek konuk oldu.

"RAHİM AĞZI KANSERİ, GERÇEK ANLAMDA ÖNLENEBİLİR BİR KANSERDİR"

Ülkemizde kadınların doktara gitmeleri uzun zaman alıyor ve birçok hastalıkta geç kalınmış oluyor. 

Serviks kanserinin, ülkemizde en son 2018 yılındaki istatistiklere göre 10. en sık kanser tipi, kadınlar arasında da en sık 3. kanser tipi sırasında yer aldığını belirten Kadın Doğum Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Deniz Şimşek, "Aslında rahim ağzı kanserleri, yüz bin hastada yaklaşık olarak dört kişide saptanıyor. Rahim ağzı kanseri, gerçek anlamda önlenebilir bir kanserdir. Eğer kadınlar uygun aralıklarla takiplerini yaparsalar, rahim ağzı kanserinin öncü lezyonlarını saptayıp tedaviye erkenden başlama ihtimali var." dedi.

Sağlık Bakanlığının tüm illerde kurduğu birimlerin olduğunu ve taramaların da bu birimlerde yapıldığını söyleyen Şimşek, "Kanser Tarama ve Araştırma Merkezleri hemen hemen tüm ilçelerde var. 30 yaşından sonra tüm kadınlarımız 65 yaşına kadar, 5 yılda bir HPV virüsü taramaları yapılıyor. Eğer bu HPV negatif gelirse, hastalara zaten bir bildirim dahi olmadan 5 sene sonra tekrar kontrole çağırıyorlar. HPV virüsü pozitif çıktığı takdirde rahim ağzındaki hücrelerden örnek parçalar alınıyor. O parçalarda da normalin dışında herhangi bir hücre olup olmadığı tespit ediliyor." şeklinde konuştu.

RAHİM AĞZI (SERVİKS) KANSERİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Rahim ağzı kanserinin bazı kadınlarda geç bulgu verdiğine değinen Şimşek, "Birçok kadın çok fazla korkuyor, utanıyor ama çekinilecek herhangi bir durum yok. Vajinaya çok küçük bir alet yerleştirilerek, rahim ağzı gözlenebilir bir hale geliyor. Oradan 'brush' denilen fırça yardımyla 5-10 saniye gibi kısa süre içinde ağrısız olarak parça alınıyor. Bu sürede hastalaırn şikayetlerinde cinsel ilişki sonrası kanama, kokulu akıntı olabiliyor. İleri evrelere geçtiği zaman kemiklere sıçrayıp şiddetli ağrı yapabiliyor. İdrar yollarına sıçramasında, idrar yollarında kanama yapabiliyor ama en sık kötü kokulu akıntı ve kanama düzensikleriyle hastalar başvuruyorlar." dedi.

"GEBELİKTE NE ÖNEMLİ KONU HAYAT TARZI DEĞİŞİKLİĞİDİR"

Gebelikte kadınların bilinçli olması gerektiğine vurgu yapan Kadın Doğum Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Deniz Şimşek, "Gebelikle ilgili hastalar öncelikle hazır olup olmadığını kendilerine sormaları gerekiyor. Öncelikle hastanın kesinlikle hemogram tahliline bakıyoruz. Ardından eksik aşısı olup olmadığını teyit ediyoruz. Bu konuda en önemli olanlardan biri de hayat tarzı değişiklikleridir. Hastanın, gebelik için uygun zamanı olup olmadığına bakarız. Bütün cemiyetlerden tarafından önerilen, folik asit desteği de lazım. Gebelik oluşmadan 3 ay öncesine kadar folik asit desteğini istiyoruz. 'Folik asit ileriki dönemde çocuğu otizmli yapyor' diye söylemler bulunuyor ama bununla ilgili elde tutulan bir veri yok. Bazı ülkelerde, gıdalarda da folik asit desteği başladı. Türkiye'de tuzlara nasıl iyot ekleniyorsa, folik asit desteği de yapılacaktır." ifadelerini kullandı.