Konuyu köşesinde ele alan Hürriyet yazarı Noyan Doğan, bir okurunun yönelttiği soruya verdiği yanıtla dikkat çekti.

Doğan’a ulaşan okur, 1987 doğumlu ve 2009 yılında ilk kez sigortalı olmuş bir çalışan olarak, hem emeklilik tarihini hem de emekli olduktan sonra çalışma imkanını merak ettiğini belirtti. Özellikle, emeklilik sonrasında hem maaş alıp hem de çalışmanın mümkün olup olmadığını soran okura verilen yanıt birçok çalışan için endişe verici.

2008 Sonrası Emeklilikte Yeni Kurallar

Türkiye’de 1 Ekim 2008 tarihinde yürürlüğe giren sosyal güvenlik reformu, emeklilik şartlarını köklü biçimde değiştirdi. Bu tarihten sonra sigortalı olan bireyler için hem emeklilik yaşı hem de prim gün sayısı artırıldı.

Yeni sistemde emekli olabilmek için aranan temel koşullar şu şekilde:

  • Yaş Şartı: En az 60 yaşını doldurmak
  • Prim Gün Sayısı: En az 7200 günü tamamlamak

Bu kapsamda, 1987 doğumlu bir kişi, 2009’daki sigorta girişine dayanarak ancak 2047 yılında, 60 yaşını doldurduğunda emekliliğe hak kazanabiliyor. Bu da yaklaşık 38 yıllık bir çalışma süresini gerektiriyor.

2008 Sonrası Sigortalılar Dikkat Emeklilikte Çifte Maaş Hayal Olabilir! (2)

Çift Maaş Dönemi Sona Eriyor

Eski sistemde, yani 1 Ekim 2008 öncesinde sigortalı olanlar için emekli olduktan sonra Sosyal Güvenlik Destek Primi (SGDP) ödeyerek çalışmak mümkündü. Bu sayede hem emekli maaşı hem de aktif iş hayatından elde edilen gelir bir arada alınabiliyordu.

Ancak Noyan Doğan’ın da belirttiği gibi, yeni düzenlemede bu uygulama sona erdi. Artık emekli maaşı alan bir kişinin aynı zamanda çalışması durumunda maaşı kesilecek. Yani emekli olduktan sonra ya çalışılacak ya da emekli maaşı alınacak; iki gelir bir arada mümkün olmayacak.

Genç Nesil İçin Emeklilik Daha Zor

2008 sonrası sigorta girişi olan çalışanlar için sadece geç emeklilik değil, emeklilik sonrası gelir olanaklarının da kısıtlanmış olması, sosyal güvenlik sistemine dair soru işaretlerini artırıyor. Uzmanlar, bu neslin bireysel emeklilik sistemlerine yönelmesinin önemine dikkat çekiyor.